Samsun’da yaşayan öğretmen M.P., 2020 yılında İlkadım ilçesi Kılıçdede Mahallesi’ndeki bir apartmandan 2+1 daire satın almak için bankaya kredi başvurusunda bulundu. Banka tarafından görevlendirilen ekspertiz, daireyi incelerken binanın projesinde önemli bir farklılık tespit etti.

Ekspertiz raporunda, dairenin tapuda 3+1 olarak göründüğü, ancak müteahhit tarafından projeye aykırı olarak bir odasının yan daireye katıldığı ve bu nedenle plana göre 95 metrekare olması gereken fiili kullanım alanının 85 metrekareye düşürüldüğü belirtildi.

MAHKEME HAKLI BULDU
Bu rapor üzerine kredi ile evi satın alan M.P., durumu hukuka taşımaya karar verdi. 2021 yılında avukatı aracılığıyla, komşu dairenin sahibi M.K.’ye karşı “el atmanın önlenmesi” talebiyle Samsun 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne dava açtı. Dava dosyasına daireye ait tapu kayıtları ve binanın yönetim planı delil olarak sunuldu.

Mahkeme, yaptığı inceleme ve bilirkişi raporları sonucunda, Eylül 2024’te söz konusu odanın davacı M.P.’ye ait olduğuna hükmetti. Kararda, projeye aykırı durumun düzeltilmesi için yapılması gerekenler de detaylı bir şekilde tarif edildi:
“Davacıya ait bağımsız bölümün salon duvarları ile bağımsız bölüm içerisinde kalan oturma odası duvarının yaklaşık 4,5 metrekarelik bölümünün yıkılması, ayrıca yıkılan bölümden itibaren yaklaşık 2,60 metre mesafeden itibaren 3,48 metre genişlikten tavana kadar duvar örülmesi, sıvanması ve boyanması suretiyle projeye uygun eski hale getirilmesine karar verildi.”

ODA DUVAR YIKILARAK GERİ ALINDI
Davalı tarafın itirazı üzerine dosya, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne taşındı. Üst mahkeme, 10 Haziran 2024’te yerel mahkemenin verdiği kararı onadı ve karar kesinleşti. Bu karar üzerine M.P., mahkeme kararını icraya koydu. İcra memurları eşliğinde dava konusu eve gelen ustalar, mahkemenin belirttiği şekilde komşudaki odanın duvarını yıkarak odayı M.P.’nin evine dahil etti.
AVUKAT SÜRECİ ANLATTI: ODA HAKSIZ ŞEKİLDE KARŞI DAİREYE KATILMIŞTI
M.P.’nin avukatı Safa Koçer, hukuki süreci özetleyerek şunları söyledi:
“Müvekkilim 2+1 daire almak için bankadan kredi çekmek istiyor. Bankaya başvurduğunda daireye ekspertiz yolluyorlar. Ekspert raporu hazırlarken, binanın projesini incelediğinde dairenin aslında 2+1 değil de 3+1 olduğunu görüyor. O bir odanın karşı daireye katıldığını ve karşı dairenin 3+1’den 4+1’e haksız bir şekilde çıkarıldığını söylüyor. Bununla alakalı yasal yollara başvurabileceğini de müvekkilime söylüyor. Müvekkil sonra bana geldiğinde biz tabii olayı inceliyoruz. Burada yasal süreç içerisinde ‘el atmanın önlenmesi’ davası açıyoruz karşı daire sahibine. Mahkemece ilgili belediyenin bina projeleri incelendiğinde burada haksız bir şekilde bir odanın karşı daireye katıldığı tespit ediliyor. Mahkeme o odanın müvekkilime iadesine karar veriyor. Bu karar istinaf incelemesinden de geçerek kesinleşiyor. Daha sonrasında müvekkilimin, odasını geri almak için icraya başvuruyoruz. İcra kanalıyla da kendi çağırdığımız ustalarla bir duvarı mahkemenin kararda belirttiği noktadan kırıp, başka bir noktadan örüp, odayı kendi müvekkilimizin dairesine dahil ediyoruz. Bu şekilde müvekkilimizin dairesi 2+1’den 3+1’e çıkıyor.”