AYM’den avukat müvekkil gizliliği için kritik karar

Anayasa Mahkemesi (AYM), Tokat T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda “PKK’ya üyelik ve devletin toprak bütünlüğünü bozmaya teşebbüs” suçlarından hükümlü iki kişinin avukat görüşmelerinin kaydedilmesi, belgelerine el konulması ve görüşmelerde görevli bulundurulması kararının özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğine hükmetti.

Görüşmeler 3 aylığına kısıtlanmış, süre uzatılmıştı

AYM’nin kararına göre, Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine İnfaz Hakimliği, başvurucular Önder Al ve Zeki Temel’in de aralarında bulunduğu 36 hükümlü hakkında 12 Nisan 2019’da 3 aylığına tedbir kararı aldı. Kararla, hükümlülerin avukatlarıyla görüşmelerinin kaydedilmesi, aralarındaki belge ve yazışmalara el konulması ve görüşmelerde bir görevlinin hazır bulunması öngörüldü. Savcılık, gerekçe olarak, cezaevlerindeki PKK’lı hükümlülerin örgütsel açlık grevleri düzenlediğini ve yeni eylem talimatlarının avukatlar aracılığıyla gelebileceğine dair istihbarat olduğunu ileri sürmüştü.

Söz konusu tedbir, birçok kez uzatıldı. 22 Eylül 2020 tarihinde verilen uzatma kararına karşı yapılan itiraz ise reddedildi.

AYM: Sürekli uzatmalar somut gerekçeye dayanmıyor, ölçülü değil

Başvurucular, bu tedbirler nedeniyle avukat yardımından yararlanamadıklarını, vekil-müvekkil gizliliğinin ihlal edildiğini ve tedbirin ölçülü olmadığını öne sürdü.

Anayasa Mahkemesi, müdahalenin kanuni dayanağı ve meşru amacı “kamu düzeni ve güvenliği” bulunduğunu tespit etti ancak, 17 aydan uzun süre aralıksız uygulanan ve sürekli uzatılan kısıtlamaların demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun ve ölçülü olmadığına hükmetti.

Mahkeme, uzatma kararlarında tedbirin neden hala gerekli olduğuna dair yeterli ve somut gerekçe sunulmadığını, değişen koşulların değerlendirilmediğini ve daha hafif tedbir seçeneklerinin göz önüne alınmadığını belirtti.

İhlal tespiti ve tazminat kararı

Anayasa Mahkemesi, Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Tedbirlerin başvuru tarihinden sonra kaldırıldığı anlaşıldığı için yeniden yargılama yoluna gidilmedi. Başvurucular Önder Al ve Zeki Temel’e ayrı ayrı 30.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verildi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir