Dinar Haber Sitesi

Haber Takip Merkezi – Güncel ve Tarafsız Haber Sitesi – Ülkenin Nabzını Tutan Site

İki yeni tür keşfedildi… Dinozor-memeli av ilişkisine dair ilk doğrudan kanıt

Çin’in kuzeydoğusunda yürütülen kazılarda, 125 milyon yıllık fosillerde iki yeni tüylü dinozor türü gün yüzüne çıkarıldı. Keşif, teropod dinozorların çeşitliliğine ve Jehol Biyotası olarak bilinen eski ekosisteme dair önemli bilgiler sunuyor.

Yeni Dinozor Türleri ve Memeli İlişkisi Üzerine Yapılan Araştırmalar

Yakın zamanda keşfedilen Huadanosaurus sinensis adlı yeni dinozor türü, güçlü çene yapısı ve sağlam boyun kaslarıyla bilim dünyasında dikkat çekiyor. Bu özellikleri sayesinde yapılan araştırmalara göre, bu dinozorun memelileri etkili bir şekilde avlayabileceği düşünülüyor.

Araştırmacılar, Huadanosaurus’un fosili üzerinde yaptıkları incelemelerde, kemirgenlere benzer iki memeli türünün kalıntılarına rastladı. Bu bulgu, dinozor-memeli av ilişkisine dair şimdiye kadar elde edilen ilk doğrudan kanıt olarak nitelendiriliyor.

Çin Halk Cumhuriyeti ve Çin Bilimler Akademisi’nin 75. yılı anısına verilen Huadanosaurus ismi, “Huadan” kelimesiyle büyük bir kişinin ya da kurumun doğum gününü simgeliyor.

Bir diğer yeni keşfedilen tür olan Sinosauropteryx lingyuanensis, yaklaşık 1,2 metre uzunluğunda ve büyük ihtimalle kuşlarla beslenen bir dinozordu. Lingyuan şehrinden adını alan bu tür, araştırmacılar tarafından incelenen iki tür arasında benzer boyuta sahip olmasına rağmen farklı avlara yönlendikleri belirtilmektedir.

Sinosauropteryx’in tüyleri, kamuflaj işlevi görerek açık alanda bile saklanmasına olanak tanıdığı düşünülmektedir. Bu durum, dinozorun hem gündüz hem de gece avlanabileceği hipotezini ortaya atmakta. Buna karşın, Huadanosaurus’un büyük ihtimalle gece avlanan bir tür olduğu tahmin edilmektedir.

Sinosauropteryx, Sinosauropterygidae grubuna dahil edilen 1 metrelik Sinosauropteryx prima ve 2,4 metreye kadar uzanan Sinocalliopteryx gigas gibi türleri içermektedir. Bu bulgular, Jehol Biyotası’ndaki küçük teropodların farklı avlanma tarzlarına göre evrimleştiğini göstermektedir.

Araştırmacılar, bölgedeki tür çeşitliliğinin, diğer bölgelerle sınırlı etkileşimden kaynaklandığını vurgulamaktadır. Yerkabuğundaki hareketler ve dönemsel volkanik aktivitelerin, bu bölgenin izole olmasına neden olabileceği belirtilmektedir.