Sivas’taki cenazede neden maske taktılar? Yanlış biliyoruz: ‘2 koku keneyi çekiyor’

“`html

Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Geçtiğimiz günlerde Sivas’ın Koyulhisar ilçesindeki Kalebaşı Köyü’nde yaşayan Süleyman ve Nilüfer Tütüncü çiftinin 1,5 yaşındaki bebekleri Metehan’a kene yapıştı. Aile, öncelikle Metehan’ı Reşadiye Devlet Hastanesi’ne yönlendirdi, ardından bebek KKKA (Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi) ihtimaliyle Tokat Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Burada yoğun bakımda tedavi edilmesine rağmen Metehan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Metehan’ın cenazesi ailesi tarafından alındı ve köyüne getirildi. Kalebaşı’nda düzenlenen cenazeye katılanların maske taktığı dikkat çekti. Bu görüntü, KKKA’nın insandan insana geçiş durumuyla ilgili çeşitli spekülasyonları da birlikte getirdi.

Artan vaka sayıları, özellikle Metehan örneği incelemelerin derinleşmesine neden oldu. KKKA’nın insandan insana bulaşma riski var mı? Maske takmanın arkasındaki gerçek sebep ne? İşte bu soruların yanıtları.

‘HER KENE HASTALIK TAŞIMAZ’ İDDİASI YANLIŞ

Yaz aylarının korkulu simgelerinden biri olan keneler, 2000’li yıllardan bu yana Türkiye’nin gündeminden düşmüyor. Ancak uzmanlar, doğadaki her kene öldürücü olmadığını belirtiyor. Halk arasında geçen “Her kene hastalık taşır” efsanesi gerçeği yansıtmıyor.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Pınar Karadeniz, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsünün sadece belirli kene türleri tarafından taşındığını vurguladı. Bu virüs, Bunyaviridae ailesine ait tek sarmallı RNA virüsü olarak biliniyor. Türkiye’de en fazla hastalığı yayma potansiyeline sahip kene türü ise Hyalomma Marginatum. Dr. Karadeniz, “Her kene hastalık taşımaz ama KKKA, Lyme hastalığı, Tularemi, Anaplasmoz gibi hayati tehlike arz eden enfeksiyonların taşıyıcısı olabilir. Türkiye’de en sık rastlanan ve ölüm riski yüksek olan hastalık KKKA’dır.” şeklinde uyarıda bulundu.

KENELER NASIL DAVRANIR?

Türkiye’deki ilk KKKA vakalarının 2002 yılında Tokat, Sivas, Yozgat, Gümüşhane ve Trabzon’da belirlendiğini ifade eden Dr. Karadeniz, “Kesin tanı 2003’te kondu; ama geriye dönük incelemeler, 1990’lı yıllarda da benzer vakaların yaşandığını gösteriyor.” dedi. Dr. Karadeniz, KKKA vakalarının kenelerin aktif olduğu bahar ve yaz mevsimlerinde arttığını; tüm bunların iklim değişikliği, sıcaklık artışı ve yaban hayvanların yayılması gibi faktörlerle ilişkili olduğunu belirtti.

Kenelere dair bir hata da onların zıpladığı ya da uçtuğu yönünde. Dr. Karadeniz, kenelerin yavaşça sürünerek vücuda tırmandığını ve ısırıklarının genellikle ağrısız olduğunu dile getirdi. Özellikle tercih ettikleri bölgeler arasında saç dipleri, kulak arkası, koltuk altı ve bacak içleri bulunmaktadır.

KENEYU İNCELEYİN VE PANİK YAPMAYIN

Keneyle karşılaşan kişilerin yapması gereken ilk şey panik yapmadan en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaktır. Zaman kaybetmek istemeyenler için Dr. Karadeniz’in tavsiyeleri şunlardır:

“Eğer kene vücuda tutunduysa, en kısa sürede çıplak el ile dokunmadan, kenenin vücuda tutunduğu en yakın yerden tutup, bez, naylon poşet veya uygun bir pensetle yukarı ve saat yönünün tersine yavaşça çekilmeli. Gövde kısmından tutmamaya dikkat edilmeli. Ardından bölge temizlenmeli. Eğer çıkaramıyorsa, en yakın sağlık kuruluşuna gidilmeli. Keneyi sıkmaya veya koparmaya çalışmayın; kaydedilen vakalar göstermektedir ki, zamanında çıkarılan kenelerde hastalık riski de azalır.

Vücudunda kene bulan kişilerin yaptığı en yaygın hata ise üzerine kolonya veya alkol dökme alışkanlığıdır. Uzm. Dr. Karadeniz, bu tür sıvıların keneyi strese sokup kusmasına sebep olabileceğini, eğer kene virüs taşıyorsa bulaşma riskinin artabileceğini vurguladı.

Keneyi kendi başına çıkarmak isteyen biri şunlara dikkat etmelidir: Uzm. Dr. Karadeniz, kenenin mümkün olduğunca bütün bir şekilde çıkarılması gerektiğini, kene işleminde amaçlanan şeyin kenenin gövdesinin parçalanmadan kaldırılması olduğunu söyledi. Kenenin gövdesinin parçalanması durumunda, enfekte bir kene varsa patojenlerin deri altına girebileceğini bildirdi. “Keneyi temiz bir kapta saklamak ve sağlık kuruluşuna götürmek tanı açısından faydalıdır. Götürülemiyorsa kapalı bir kutuda yakılarak ya da alkolle yok edilmelidir.”

Uzm. Dr. Karadeniz, kenenin bir kişiyi ısırması halinde ortaya çıkan belirtiler arasında ani yüksek ateş, şiddetli baş ağrısı, kas ve eklemlerde ağrı, halsizlik, bulantı-kusma, gözlerde kızarma, ishal gibi durumlar olduğu konusunda uyarıda bulundu.

CENAZEDE NEDEN MASKE TAKILDI?

Metehan bebek için düzenlenen cenazede maske takmanın ardındaki sebebi Uzm. Dr. Karadeniz şu şekilde açıkladı:

“KKKA virüsü taşıyan bir kenenin insanı ısırmasıyla geçiyorsa, virüsün viremik dönemdeki hayvanlardan ya da hasta bireylerin kan, dokuları ve vücut sıvıları ile insana bulaşması mümkündür. Yani, kişiden kişiye geçiş olasılığı bulunmaktadır. Bu yüzden korunma önlemleri önemlidir. Bunlar arasında el yıkama, maske takma, eldiven giyme gibi tedbirler sayılabilir.”

23 yıldır hayatımızda olan ve özellikle yaz aylarında pikniklerde karşımıza çıkan keneler, sanıldığından çok daha fazla riske neden olabiliyor. Keneleri daha yakından tanımak ve nerelerde sıkça görüldüklerini öğrenmek için Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Temel Göktürk bilgilendirme yaptı.

TÜRKİYE’NİN BATISINDA DAHA AZ GÖRÜLÜYOR

Kenelerin en fazla İç Anadolu’nun kuzeyinde, Orta Karadeniz ve Doğu Anadolu’nun kuzey kesimlerinde daha sık rastlandığını belirten Prof. Dr. Temel Göktürk, “Keneler, yaban hayvanlarının sıkça ziyaret ettiği alanlarda bulunuyor. Eğer bölgede hayvancılık yapılıyorsa kene görülme ihtimali artabilir.” diye ekledi. Kenelerin göçmen kuşlarla taşınabileceğini ve otlayan hayvanlar yoluyla yayıldığını da vurguladı.

Türkiye’de tarımda yoğun ilaç kullanımı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Göktürk, “Kimyasal tarım ilaçlarının sık kullanıldığı bölgelerde kenelerin yaşama şansı düşüyor. Bu nedenle Türkiye’nin batısında tarımla ilgili alanlarda kene sayısı daha az görülebiliyor. Ancak İç Anadolu’nun kuzeyi ve Doğu Anadolu’nun bazı bölgelerinde küçükbaş hayvancılık sebebiyle kene ve KKKA virüsü taşıyan kenelere daha sık rastlamak mümkün.” ifadelerini kullandı.

‘EN FAZLA İDRAR VE TER KOKUSUNA ÇEKİLİYORLAR’

Kenelerin sadece küçük hayvancılığın yapıldığı yerlerde var olduğu düşünülmemeli. Şehir merkezlerinde, piknik alanlarında ya da batıda bile karşılaşılsa da kene riski devam ediyor. Bir göçmen kuş ya da piknik alanında dolaşan yaban hayvanlarının kene taşıdığını unutmayın.

Piknik alanlarında kene ısırığı riskini azaltmak için önlemler almak önemlidir. Prof. Dr. Temel Göktürk, vatandaşları şu sözlerle bilgilendirdi:

“Piknik alanına gitmeden önce, böcek kovucu yağların kullanılması önerilir. Karanfil, lavanta, kekik gibi doğal yağları sulandırarak vücut bölgelerine uygulamak iyi bir çözüm olabilir. Kene gelirse fark edebilmek için mutlaka açık renk giysiler tercih edilmelidir. Keneler, avını koku ile buldukları için, ter ve sıvıların kokusuna çekilirler, bu nedenle dikkatli olunmalıdır.”

“`

Related Posts

‘Haftada 150 dakika egzersizle kalp krizi riskini azaltmak mümkün’

‘Haftada 150 dakika egzersizle kalp krizi riskini azaltmak mümkün’

Kalp Sağlığına İyi Gelen 10 Gıda

Kalbe iyi gelen besinler hakkında bilgi veren uzmanlar, hareketsizlik ve sağlıklısız beslenme alışkanlıklarının kalp ve damar sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi. 

Prof. Dr. Sağıroğlu: Doğru planlanmış egzersizler, hipokinetik hastalıklara karşı ilaç gibi etkili

Prof. Dr. Sağıroğlu: Doğru planlanmış egzersizler, hipokinetik hastalıklara karşı ilaç gibi etkili

Bel ve bacak ağrılarınız sıklaştıysa dikkat! Nedeni omurga kanalı darlığı olabilir

Modern çağın hareketsiz (sedanter) yaşantısında sinsice ilerleyen omurga kanalı daralması, genellikle 50 yaş üzerinde ortaya çıkarken, son yıllarda yanlış yaşam alışkanlıklarının da etkisiyle görülme sıklığı hızla artıyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu, omurga kanalı darlığına yönelik önemli uyarılarda bulundu.

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

Küçük bedenlere büyük yoksulluk: Her 5 çocuktan biri büyüyemiyor!

Türk Pediatri Kongresi, bu yıl 60. kez pediatri camiasını bir araya getirdi. 2 binden fazla çocuk hekiminin katıldığı kongrede, farklı başlıklardaki oturumlarda 300’ün üzerinde konuşmacı ve başkan görev alarak kongreye doğrudan destek verdi.